Dr. Bülent MADİ

Anne karnındayken bebeğin farkındalığı henüz oluşmamıştır. Üç ay civarında beyin gelişmeye başlar. Annenin karnındaki sıvının titreşimleri ve kandan gelen kimyasallar çocuğun gelişimini etkiler.

Eğer huzurlu bir ev ortamı ve diğer çevrede huzur içinde ise genetik olumsuz etkenler de yoksa beyin gelişimi olumlu yönde ilerleyecektir. Gelişimin ilk basamağında bile kaygı oluşabilir. Kaygı veya uyaranların farklı etkileri bu aşamada da önemli. 0-12 ay çocuğun dışarıdan aldığı duyular normal kaygı ve ya kaygısı fazla olmasına neden olur. Yürümeye ve konuşmaya başladığı 12-18 ay civarında çevresel etkenler kaygıyı arttırıyorsa hatta Şiddet varsa gelişimde içe dönüklük ve ya diğer davranış değişimleri başlar.

Beynin iç orta bölgesinde kaygı değerini algılayacak sinir hücresi grubu bulunur. Bu bölgenin komşuları yani birkaç santimetre çevresinde kısa bellek hormonları salgılayan birimler daha üstte beynin beden içinden ve çevreden aldığı uyaranlarla ilgili bir bölge daha var. Hem bu içi bölgedeki kaygı algılayan sinir hücresi topluluğu hem de duyguları beynin arkadan öne doğru yukarıda bahsettiğim sinir hücresi yolları beynin ön tarafındaki hareketi başlatma, karmaşık hareketler, konuşma, sosyal ilişkiler, duygusal yaklaşımları düzenleyip çocuğun çevreyle ilişkisinin davranış ve sözel dışavurumunu sağlar.

Haydi şimdi kaygılı, şiddet gören bebek, çocuk ve ergenlerin beyinlerini bozulmuşsa nasıl toparlayacağız, onu düşünelim…
1- Çocuğu çevresel etkenlerinin düzenlenmesi
2- İlaç
3- İkisi de

BEYİN GELİŞİMİNİ OLUMSUZ ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Çocuğun beyin gelişimini olumsuz yönde etkileyen çevresel faktörler ne olabilir?
– Hamilelik döneminde annenin ve bebeğin yaşadıkları süreçler,
– Doğum sonrası yanlış ve ya eksik uyaranlar,
– İlk yaşında kaygının artması ve ya şiddete maruz kalınması,
– Ebeveynin ilk 3-4 yaşında uygunsuz tutumları (tablet, televizyon dahil),
– Okulöncesi yetersiz ve ya zararlı ve ya aşırı uyaranlara maruz kalınması (tablet, televizyon dahil),
– İlkokul döneminde kaygı ve şiddete maruz kalınması (tablet, televizyon dahil),
– Sonraki yıllarda kaygı artışı ve şiddette maruz kalınması (tablet, televizyon dahil),

ŞİDDET ORTAMI OLUMSUZ GELİŞİME NEDEN OLABİLİYOR
Demek ki çocuğun şiddet ortamlarında gelişimi beyin, böbrek üstü bezi gibi yerlerde olumsuz sonuca neden olan kimyasal salgılar bazen geçici bazen kalıcı sorunlara yol açıyor. Eğer gelişim sürecinde bu yanlışlıklar devam ederse eğitim veya tıp yardımı olmazsa öğrenme güçlükleri  (Nörogelişimsel farklı bir durum; ezbere dayalı Disleksi değil), dikkat eksiklikleri, dokunulmaktan kaçınma, davranış sorunları, az konuşma, bağırarak konuşma, hatalı konuşma, saldırganlığa kadar gelişen farklılıklara neden oluyor.

Şiddet ortamında gelişen çocuklarda bazen zeka, sanat gibi genetik potansiyel varsa çok ender olarak dünyayı farklı algıladıkları için yaratıcı süreçlere girebiliyorlar. Ama tekrarlayayım ender olarak görülen Ressam Van Gogh, Şair F. Villon , Müzisyen Mozart gibi örnekler var.

Zekası ve aklının hırpalanmadığı çocuklarla birlikte olmamız dileklerimle.